
Hüseyin gazi göktepe fotoğraf anısı
2019 un son zamanları günlerden pazar bir sabah kalktım, annem kahvaltıya çağırdı hele bir gitmede göteyim, hele biraz gecik o zaman kork işte hasta filan dinlemez atar fırçayı.
Mutfağa gittim Huriye Hanım donatmış sofrayı, ama ne eksik ?
Açık bir çay olmazsa kahvaltı yapılırmı hiç?
Hele ben, annem gözlerime bakıyor biliyor huyumu.
Onu daha fazla yormak istemiyorum
Istahsız bir kahvaltı yapıyorum sonra doğru yatağa, ama ne fayda?
Yatağın içerisinde yarım saat bir o yana bir bu yana döndüktan sonra anca uyuyabiliyorum.
Tam uyudum derken kulaklarım çınlıyor birden,
= Abi, abi, sana diyorum heyy!
Gözlerimi açıyorum halsizce
= Ne var?
= Bakkala gidelim
= Hastayım ben
= Ama ne olur lütfen
Tam kızacakken aklıma çocukluğum geliyor, en küçük bir şey beni çok mutlu etmeye veya çok üzmeye yetiyordu
En en en ufak şeyler bile
Yetişkinler bir yere gidince peşlerinden gitmeye kalkardım
Götürmediklerinde ise üzülüp ağlardım.
Onların bana ayırdığı küçücük bir zaman seni çok seviyorum demeye istediğim olmadığı zaman ise seni hiç sevmiyorum demeye eşdeğerdi
Çocukların kendi çaplarında yarattığı ufak ama dev mutluluklar vardır
Geri tepdiğimiz zaman başlarına dünya yıkılır.
Ben tüm bunları düşünürken, ufaklık ümidini kesmiş omuzlarını düşürmüş başını eğmiş gidiyordu
İçinden abim beni hiç sevmiyor dediğine eminim
Zincirlerimi kırıyor (Hastalığın yorgunluğu) peşinden gidiyorum ufaklığın, tutuyorum kolundan.
= Hadi gidelim
Mutluluğu gözlerinden okunuyor
Çıkıyoruz yola
Yolda başlıyor yine
= Abi fotoğrafımızı çeker misin?