
İstanbul gi̇bi̇
Düşün yankısı mıydı hüzün yoksa?
Sıtma görmemiş sesinde şarkıların
Şakıyan bülbüle rest çeken şarkıcı
kadının kimliği
Yükselen perde perde
Efkârın tomurcukları illa ki ihya
edecekti
Hem yüreği hem mevsimi
İlla ki düşecektik peşine hüznün
Kayrasında bir çatlak
Varsa yoksa aşka tutsak
Tüten penceremden
Oysaki soba yakmayı unutmuştuk
ezelden.
Neydi bu tüten?
Neydi tutan elimi?
Asma yapraklarında güneşli yüzünde
şehrin
Bekası mıydı şiirin bunca
belirsizlik?
Aşka lades diyen çapkın kumru gibi
Oysaki ivedilikle çıkmıştık bu
yokuşu.
Ne hurafelere tutsak bir mevsim
Ne de gaipten gelen neşemi çalmak
adına
Verilen hüküm.
Şah damarımdan nasıl yakın…
Nasıl nasıl bir izdiham öncemde saklı
bunca mevzuunun
Tortulu yalnızlığı ve işte
Kıyıya vurdu arpacı kumruları.
Kekremsi bir tat alt eden
Ne şiir lütfeden ne de şair olmakla
Varamayacağım o yaka:
Tıpkı İstanbul gibi delişmen
Kız kulesinde asi/l bir sevda
Varsa yoksa yüreğimde tüten hüzün
Baharı diskalifiye eden satırlar
Hem hazan diye de düşmedik mi
yollara?
Derinde bir kanaviçe
Şerefli bir isim üstelik yıkılsa da
çatlak duvarları
En azından girift bir hecede
Doğmaksa yeniden
İçimdeki güneşe kefildi evren
ezelden.
Latife yapsaydım keşke…
Lütfu yüreğin elbet bitimsiz bir
yolculuk
Başı sonu vardı yoktu ama
Serzenişi sadece kendine sefil
hecelerin
Bir düşe düştük düşeli
Bir de aşkı baş tacı yapan mevsimin
en deli neferi
Kanatlarımda benekler
Çilli geçmişinde yüz görümü
kelimelerin
Ördüğüm heceler dalgalı bir sığınak
Savsakladığım elbet nefret ve şiddet
Semazen bir gölge olmaya yakın bir
dua
Varmakla işinin ehli bir seferberlik
Tünediğim kadar aşka türediğim bir
şiire gebe
Latif rüzgâr
Bilinmezin kıyısında sevdalı sağanak
Yarına Allah kerim hüzün bahçesinde
kıblemin.
tebrikler kutlarım gülüm çalımsoy nicelerine
Çok teşekkür ediyorum.
Sağ olunuz.
Saygılarımla
Emeğine yüreğine sağlık Gülüm hocam tebrikler hayırlı akşamlar diliyorum hocam
Murat Hocam çok teşekkür ediyorum.
Hayırlı akşamlar değerli hocam